Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı sendikalar, kamu emekçilerinin yaşadığı ekonomik kayıplara ve 2025 yılı bütçe politikalarına tepki göstermek amacıyla iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Konfederasyon, emekçiyi yoksullaştıran ekonomi politikalarına karşı insanca yaşam, adil ücret ve hakça paylaşım talebini dile getirdi.
Birleşik Kamu-İş Mersin İl Başkanı Yakup Tekin, yaptığı basın açıklamasında, kamu emekçilerinin toplu sözleşme sürecinde yok sayıldığını ve hazırlanan bütçenin halkın ihtiyaçlarını gözetmediğini söyledi. Tekin, “Adına toplu sözleşme denilen süreçte emeğimizin hakkı gasp edildi. Şimdi de emekçiyi görmezden gelen bir bütçe ile karşı karşıyayız” dedi.
“Türkiye üreten değil tüketen bir ülke hâline getirildi”
Ekonomik krizin sorumlusunun emekçiler olmadığını vurgulayan Tekin, özelleştirme politikalarıyla Cumhuriyet döneminin üretim mirasının yok edildiğini savundu. Yanlış ekonomi politikalarının yoksulluğu derinleştirdiğini ifade eden Tekin, asgari ücretin fiilen genel ücret hâline geldiğini, çalışanların büyük bölümünün düşük gelirle yaşamaya zorlandığını kaydetti.
Açlık sınırı 30 bin lirayı aştı
Konfederasyonun Ar-Ge birimi KAMU-AR’ın Kasım 2025 verilerine göre açlık sınırının 30 bin 327 lira, yoksulluk sınırının ise 93 bin 697 lira olduğunu açıklayan Tekin, kamu emekçilerinin büyük bölümünün yoksulluk sınırının altında yaşam mücadelesi verdiğini belirtti. Alım gücünün her geçen gün eridiğini söyleyen Tekin, “Bu tablo, daha da zor günlerin habercisidir” diye konuştu.
“Bütçede emekçi yok, sermaye var”
2025 bütçesinin sosyal devlet anlayışından uzak hazırlandığını savunan Tekin, dolaylı vergilerle yükün emekçi ve emeklilerin sırtına bindirildiğini, kamu kaynaklarının ise sermaye gruplarına aktarıldığını öne sürdü. Tekin, “Halktan toplanan vergiler şirketlerin kârına değil, yurttaşların temel ihtiyaçlarına ayrılmalıdır” ifadelerini kullandı.
Talepler sıralandı
Birleşik Kamu-İş’in taleplerini de sıralayan Yakup Tekin, şunları söyledi:
Kamu emekçilerinin maaşlarının yoksulluk sınırının üzerine çıkarılması,
Seyyanen zammın tüm emekçi ve emeklilere verilmesi,
Yan ödemelerin emekli aylıklarına yansıtılması,
Gelir vergisinin yüzde 15’te sabitlenmesi,
Enflasyon farkının aylık olarak ödenmesi,
Yılda dört ikramiye ve kira yardımı sağlanması.
“Bu eylem bir uyarıdır”
İş bırakma eyleminin bir uyarı niteliği taşıdığını vurgulayan Tekin, kamu emekçilerinin talepleri karşılanana kadar demokratik ve meşru mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti. Tekin, “Haklıyız, direneceğiz, kazanacağız” dedi.




