Murat BAĞIŞ
Köşe Yazarı
Murat BAĞIŞ
 

UZAKTAN EĞİTİM YAKINDAN İLGİ

Her şey Çin’in bir şehrinde başladı. Televizyondan bir film izler gibi izledik olup biteni. Bizden çok uzaktaydı. Bize hiç uğramayacaktı. Virüs onların kendi aralarındaki hesaplaşmalarıydı. İzlemeye devam ettik bizden fersah fersah uzak bu salgın serüvenini. Çin’den dışarıya çıkınca bile aynı duygulardaydık. Amerika, Rusya, Avrupa virüs gezerken bize gelmez demeye devam ediyorduk. Virüs ülke ülke bize doğru yakınlaştıkça biraz tedirgin olur gibi olsak da hemen geçiveriyordu bu tedirginliğimiz. Ta ki Sağlık Bakanımız bir akşam vakti ağlamaklı gözlerle, hüzünlü bir yüzle ve kırılgan bir sesle televizyon ekranlarından ilk hastalığı, sonrasında ilk vefat haberini verene kadar. O akşam bir gerçeğe uyanmıştık hepimiz. Televizyonlardan izlediğimiz ve hep televizyonda/uzaklarda kalacağını düşündüğümüz bir filmin kahramanı oluvermiştik Sağlık Bakanımızın açıklamasıyla. Sonra bir Bakanımız daha çıktı üzgün bir yüzle televizyonlara. Milli Eğitim Bakanımızdı bu sefer konuşan. Yaşanan salgından çocuklarımızı, öğretmenlerimizi, ailelerimizi yani milletimizi korumak amacıyla okulları tatil etmek zorundayız diyordu Milli Eğitim Bakanımız. Bu zor günleri sağlıkla atlatıp en yakın zamanda tekrar okullarda buluşacağız diye ekliyordu. Önce bir hafta olarak ilan edildi tatil. Sonra ay sonuna kadar uzatıldı. Sonra bir ay sonuna daha. Önceleri öğrencilerin hoşuna giden tatil günleri uzadıkça geçici tatil sevinci yerini üzüntüye/özleme bırakıyordu. *** Araya yaz tatili de girince uzun sürdü ayrılık. Bu yılın başından itibaren aşamalı olarak yüz yüze eğitime geçilmeye başlansa da artan salgın nedeniyle yeniden uzaktan eğitim sürecine geçildi tamamen. Okulundan, öğretmeninden ayrı kalan öğrenciler sudan çıkmış balığa benzerler. Öğretmensiz öğrenciler farkında olmasalar da dağ başında bir kuyunun dibinde kalıveren bir yolcu gibidirler. Biz öğretmenleri, onların ellerinden tutarsak çıkıp kuyu diplerinden yollarına devam ederler. Farkına varmaz ve el uzatmazsak onlara her şeyden habersiz öylesine beklerler. Geçip gider üzerlerinden vakitler. *** Şüphesiz yüz yüze eğitimin olmadığı ve çocuklarımızın okul ortamlarından uzak kaldığı/kalacağı bu süreçte Milli Eğitim Bakanlığımız öğrencilerimizin eğitim sürecinin devam etmesi ve kopmalar olmaması için birçok açıdan eğitime destek çalışması yapmış bulunmakta. Uzaktan eğitim sürecinin en görünür ve kapsamlı ilk çalışması şüphesiz TRT bünyesinde kurulan ve erişim sorunu olmayan TRT EBA İlkokul, Ortaokul ve Lise Kanalları oldu. Bu kanallarla her sınıf seviyesinde birbirinden donanımlı, etkili ve gönüllü öğretmenlerimiz sınıf ortamlarında derslerini işleyip ülke genelinde bütün evlere konuk oluyor adeta her evi bir okula dönüştürüyor. Ders anlatımlarının yanında gün içinde farklı saatlerde tekrarların yapıldığı TRT EBA Kanallarında hafta sonları da tekrar kuşakları, pekiştirici videolar, soru çözüm ve anlatımlar da yayınlanmakta. Dünyada örnek alınan bir eğitim destek portalı olan EBA, ülkemiz genelinde on milyonlarca öğrenciye ve bir milyonu aşkın öğretmene eğitim desteği vermek üzere bütün sınıf düzeylerinde milyonlarca sınıf oluşturulmaya ve her öğretmenin kendi sınıfına okul varmışçasına canlı dersler verilmesine uygun hale getirildi. 7/24 erişime açık olan EBA da canlı derslerin yanında tekrar kuşakları, pekiştirici videolar, soru çözümleri ve konu anlatımları da bulunmakta. Ayrıca her öğretmen ders içeriği hazırlayıp EBA’ya yükleyebilmekte ve bütün öğrencilere ulaşabilmekte. İnternet, bilgisayar gibi nedenlerle evinden EBA derslerine erişemeyen çocuklarımız için bütün illerde kırsal mahallelerde bulunan okullarımız öncelikli olmak üzere binlerce EBA Destek Noktası ve Gezici EBA Erişim Araçları oluşturulmuş durumda. Bunların yanında Merkez ve 81 ilde kurulmuş olan Ölçme Değerlendirme Birimleri ve ARGE birimleri ile soru, kazanım, eğitim gibi birçok konuda öğrencilerimizin eğitim sürecine destek olunmaya çalışılmakta. Ve daha birçok çalışma. *** Bakanlığımızın bütün bu çalışmaları/olanakları/imkanları/sundukları ancak okul/öğretmen ilgisi/takibi/dokunuşlarıyla anlamlı hale gelirler. Öğretmenlerimizin bu süreçte, uzaktan da olsa öğrencileriyle birebir ilgilenmesi, arada sırada araması, takip etmesi çok önemli. TRT EBA Kanallarında derslerin takip edilmesinin sağlanmasının yanında gerçekleştirilen canlı derslere de öğrencilerin tam katılımının sağlanması çok önemli şüphesiz. Uzaktan derslere katılmayan öğrencilerin neden katıl(a)madığı ile ilgili çalışma yapması, “internet yok” ve benzeri nedenler karşısında öğrencileri kendi hallerine bırakmak yerine ailelerle iletişim halinde olunması, öğrencilerin okullarda oluşturulan EBA destek noktalarına gelip derslerine katılmaları için teşvik edilmesi, gerekiyorsa okul yönetimleri tarafından okullardaki akıllı tahta ve bilgisayarların da kullanılarak daha fazla EBA noktası oluşturulması, derslere katılımın sağlanması/arttırılması için velilere yönelik rehberlik/yönlendirme çalışmalarının yapılması gerekiyor. Bugün her evde mutlaka telefon vardır. Akıllı telefonlar olmasa bile mutlaka ev telefonu veya tuşlu cep telefonu kullanmakta herkes. Her öğrencinin canlı verilen derslerin yanında öğretmeni tarafından ailesinin telefonları aracılığıyla zaman zaman aranarak sohbet edilmesi, motive edilmesi, takip edildiğinin ve önemsendiğinin gösterilmesi de yararlı olacaktır. Her öğrencinin bu süreçte bu imkânlardan bir şekilde yararlanması mümkündür. Bu da biz okul yöneticilerinin ve öğretmenlerinin kaygı duyması ve bir yol bulmasıyla sağlanabilecektir. *** Sevgili Öğretmenlerimiz, Her çocuk bir deniz yıldızıdır. Ve bu milyonlarca deniz yıldızı, eğitim uzaktan olsa da bizim göstereceğimiz yakından ilgiyle hayatla yeniden buluşacaktır
Ekleme Tarihi: 07 Aralık 2020 - Pazartesi
Murat BAĞIŞ

UZAKTAN EĞİTİM YAKINDAN İLGİ

Her şey Çin’in bir şehrinde başladı. Televizyondan bir film izler gibi izledik olup biteni. Bizden çok uzaktaydı. Bize hiç uğramayacaktı. Virüs onların kendi aralarındaki hesaplaşmalarıydı.
İzlemeye devam ettik bizden fersah fersah uzak bu salgın serüvenini. Çin’den dışarıya çıkınca bile aynı duygulardaydık. Amerika, Rusya, Avrupa virüs gezerken bize gelmez demeye devam ediyorduk.
Virüs ülke ülke bize doğru yakınlaştıkça biraz tedirgin olur gibi olsak da hemen geçiveriyordu bu tedirginliğimiz.
Ta ki Sağlık Bakanımız bir akşam vakti ağlamaklı gözlerle, hüzünlü bir yüzle ve kırılgan bir sesle televizyon ekranlarından ilk hastalığı, sonrasında ilk vefat haberini verene kadar.
O akşam bir gerçeğe uyanmıştık hepimiz. Televizyonlardan izlediğimiz ve hep televizyonda/uzaklarda kalacağını düşündüğümüz bir filmin kahramanı oluvermiştik Sağlık Bakanımızın açıklamasıyla.
Sonra bir Bakanımız daha çıktı üzgün bir yüzle televizyonlara. Milli Eğitim Bakanımızdı bu sefer konuşan. Yaşanan salgından çocuklarımızı, öğretmenlerimizi, ailelerimizi yani milletimizi korumak amacıyla okulları tatil etmek zorundayız diyordu Milli Eğitim Bakanımız. Bu zor günleri sağlıkla atlatıp en yakın zamanda tekrar okullarda buluşacağız diye ekliyordu.
Önce bir hafta olarak ilan edildi tatil. Sonra ay sonuna kadar uzatıldı. Sonra bir ay sonuna daha. Önceleri öğrencilerin hoşuna giden tatil günleri uzadıkça geçici tatil sevinci yerini üzüntüye/özleme bırakıyordu.
***
Araya yaz tatili de girince uzun sürdü ayrılık.
Bu yılın başından itibaren aşamalı olarak yüz yüze eğitime geçilmeye başlansa da artan salgın nedeniyle yeniden uzaktan eğitim sürecine geçildi tamamen.
Okulundan, öğretmeninden ayrı kalan öğrenciler sudan çıkmış balığa benzerler. Öğretmensiz öğrenciler farkında olmasalar da dağ başında bir kuyunun dibinde kalıveren bir yolcu gibidirler.
Biz öğretmenleri, onların ellerinden tutarsak çıkıp kuyu diplerinden yollarına devam ederler. Farkına varmaz ve el uzatmazsak onlara her şeyden habersiz öylesine beklerler. Geçip gider üzerlerinden vakitler.
***
Şüphesiz yüz yüze eğitimin olmadığı ve çocuklarımızın okul ortamlarından uzak kaldığı/kalacağı bu süreçte Milli Eğitim Bakanlığımız öğrencilerimizin eğitim sürecinin devam etmesi ve kopmalar olmaması için birçok açıdan eğitime destek çalışması yapmış bulunmakta.
Uzaktan eğitim sürecinin en görünür ve kapsamlı ilk çalışması şüphesiz TRT bünyesinde kurulan ve erişim sorunu olmayan TRT EBA İlkokul, Ortaokul ve Lise Kanalları oldu. Bu kanallarla her sınıf seviyesinde birbirinden donanımlı, etkili ve gönüllü öğretmenlerimiz sınıf ortamlarında derslerini işleyip ülke genelinde bütün evlere konuk oluyor adeta her evi bir okula dönüştürüyor. Ders anlatımlarının yanında gün içinde farklı saatlerde tekrarların yapıldığı TRT EBA Kanallarında hafta sonları da tekrar kuşakları, pekiştirici videolar, soru çözüm ve anlatımlar da yayınlanmakta.
Dünyada örnek alınan bir eğitim destek portalı olan EBA, ülkemiz genelinde on milyonlarca öğrenciye ve bir milyonu aşkın öğretmene eğitim desteği vermek üzere bütün sınıf düzeylerinde milyonlarca sınıf oluşturulmaya ve her öğretmenin kendi sınıfına okul varmışçasına canlı dersler verilmesine uygun hale getirildi. 7/24 erişime açık olan EBA da canlı derslerin yanında tekrar kuşakları, pekiştirici videolar, soru çözümleri ve konu anlatımları da bulunmakta. Ayrıca her öğretmen ders içeriği hazırlayıp EBA’ya yükleyebilmekte ve bütün öğrencilere ulaşabilmekte.
İnternet, bilgisayar gibi nedenlerle evinden EBA derslerine erişemeyen çocuklarımız için bütün illerde kırsal mahallelerde bulunan okullarımız öncelikli olmak üzere binlerce EBA Destek Noktası ve Gezici EBA Erişim Araçları oluşturulmuş durumda.
Bunların yanında Merkez ve 81 ilde kurulmuş olan Ölçme Değerlendirme Birimleri ve ARGE birimleri ile soru, kazanım, eğitim gibi birçok konuda öğrencilerimizin eğitim sürecine destek olunmaya çalışılmakta.
Ve daha birçok çalışma.
***
Bakanlığımızın bütün bu çalışmaları/olanakları/imkanları/sundukları ancak okul/öğretmen ilgisi/takibi/dokunuşlarıyla anlamlı hale gelirler.
Öğretmenlerimizin bu süreçte, uzaktan da olsa öğrencileriyle birebir ilgilenmesi, arada sırada araması, takip etmesi çok önemli. TRT EBA Kanallarında derslerin takip edilmesinin sağlanmasının yanında gerçekleştirilen canlı derslere de öğrencilerin tam katılımının sağlanması çok önemli şüphesiz.
Uzaktan derslere katılmayan öğrencilerin neden katıl(a)madığı ile ilgili çalışma yapması, “internet yok” ve benzeri nedenler karşısında öğrencileri kendi hallerine bırakmak yerine ailelerle iletişim halinde olunması, öğrencilerin okullarda oluşturulan EBA destek noktalarına gelip derslerine katılmaları için teşvik edilmesi, gerekiyorsa okul yönetimleri tarafından okullardaki akıllı tahta ve bilgisayarların da kullanılarak daha fazla EBA noktası oluşturulması, derslere katılımın sağlanması/arttırılması için velilere yönelik rehberlik/yönlendirme çalışmalarının yapılması gerekiyor.
Bugün her evde mutlaka telefon vardır. Akıllı telefonlar olmasa bile mutlaka ev telefonu veya tuşlu cep telefonu kullanmakta herkes. Her öğrencinin canlı verilen derslerin yanında öğretmeni tarafından ailesinin telefonları aracılığıyla zaman zaman aranarak sohbet edilmesi, motive edilmesi, takip edildiğinin ve önemsendiğinin gösterilmesi de yararlı olacaktır.
Her öğrencinin bu süreçte bu imkânlardan bir şekilde yararlanması mümkündür. Bu da biz okul yöneticilerinin ve öğretmenlerinin kaygı duyması ve bir yol bulmasıyla sağlanabilecektir.
***
Sevgili Öğretmenlerimiz,
Her çocuk bir deniz yıldızıdır.
Ve bu milyonlarca deniz yıldızı, eğitim uzaktan olsa da bizim göstereceğimiz yakından ilgiyle hayatla yeniden buluşacaktır
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve mersintime.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.